Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Neden Teist, Deist veya Agnostik değilim? (1)

  Merhaba güzel insanlar, merhaba size bu yazıyı okumaya gelmiş meraklı, okumaya düşkün fikirlere açık sevgili dostlar. Nasılsınız? İyi misiniz? Size anlatmak istediğim bir takım şeyler var. Belki görmüşsünüzdür; Youtube içinde Efe Aydal, Diamond Thema, Din ve Mitoloji ve Sözler köşkü gibi kanallar var ve bu insanlar da kendi inançları doğrultusunda sizlere bilgilendirme yapıyorlar. Özellikle dine inanmayanlar yani Teist olmayanlarda gördüğüm neden Deist oldum gibi videolar yapmaları. Bilirsiniz... Fakat Sözler köşkü gibi veya diğer teist propaganda yapan kanallara baktığınızda hiçbir zaman onların Neden Müslüman oldum gibi bir video yaptıklarını göremezsiniz. İronik değil mi? Bence öyle çünkü bu insanlar neden teist olduklarını siz onlara sorana kadar hiç düşünmemişlerdir inanın bana. Onlara doğuştan sabit diskten bilgi yüklenir gibi din yüklenmiştir. Aslında çoğumuz böyleyiz ben de böyleyim. Ben zamanında araştırıp okuyup ve öğrenip sorgulayarak akıl ve vicdan muhasebesinden geçirdik

Güneş Nasıl Yanıyor (!)

      Üzerinden biraz zaman geçen bir anım var ve bu anımdan yola çıkarak da sizlere din ve politakadan ayrıca ilişkilerden uzak daha bilimsel bir olaydan bahsetmek istiyorum. Evet. Konumuzda tam olarak güneşin “yanması” (!) ...     İlk önce siz değerli okuyucularımı merakta bırakmıyor ve yaşadığım o anımı anlatmak istiyorum.      Bir gün dershanede öğle arasında iken yemek yemek için burgerking’e gitmiştim. Sonrasında yemek siparişimi verdim sonra yemeğimi aldım ve üst kata çıkıp bir masaya oturdum.  Bu noktoda bir kamu spotu yapmak istiyorum izniniz ile. AVM gibi yerlerde veya burgerkin gibi yerlerde bazı kişiler yemek siparişini verdikten sonra oldukları yerlerde bekliyorlar. Eğer bunu okuyan evet sen de bunu yapıyorsan şunu bil ki yapmasan iyi olur çünkü arkanda sıra bekleyen kişilere engel oluyorsun. Siparişini verdikten sonra biraz uzaklaşıp yemeğinin hazırlanmasını bekleyebilirsin.  Evet kusura bakmadıysanız kaldığımız yerden devam edelim. Yemeğimi aldım masaya geçtim oturdum yi

Pinokyo’ya İnanmak

      Eskiden hep insanların kandırıldığını düşünürdüm. Güç sahipleri, zenginler, yönetenler gibi zümrelerin bulundukları konumları korumaları için bilinçli olarak, kasıtlı olarak insanları kandırdığını düşünüyordum. Ne zaman düşünüyordum peki bunu? Kendimin de kandırılmış olabileceğimi ilk defa fark ettiğim zamanlarda. Fakat bu da çok saf bir düşünce.         Biz insanlar olarak demek istiyorum fakat genelleme de yapmak istemiyorum. Çünkü birisi çıkıp hayır benim bi tanıdığımın amcasının bilmem nesi var o senin dediğin gibi değil diyebilir. Ondan sebep biz insanlar değil de onun yerine ben demeyi tercih edeceğim. Ben hep bazı şeylere saf saf inanıyorum, akan suya çok kolay kapılıyorum, kapılıyordum. Politik konularda, bilimsel konularda, tarihi konularda, sosyal konularda, ilişkilerde. Çünkü inanmak istiyorum. Çünkü inanmaya meyilli bir kişiliğim var. Güvenmeye fazla önem veriyorum. Güveniyorum da etrafımdaki insanlara, hem de koşulsuz olarak. Söyledikleri her şeyi hap gibi alıyorum y

Amaç Algoritma Kod Program

      Çok ama çok önemli bir şey anlatmak istiyorum. Bu yazı benim için çok önemli bir yazı ayrıca. Eğer beni biraz tanıyorsanız, yazılıma ve bilgisayar dünyasına ilgili olduğumu biliyprsunuzdur. Evet ben yazılım ve bilgisayar dünyasına çok ilgili birisiym bilmeyenler de bu sayede öğrenmiş oldu. Ayrıca şu sıralar da    C programlama dilini öğrenmek için çalışmalara başladım diyebilirim.      Bu benim ilk defa bir dil öğrenme girişimim değil. Daha öncesinde de visual basic ile bu maceraya başladım diyebilirim. O zamanlar daha ilk okul zamanlarımdı hatta fen bilgisi proje ödevimde visual basic ile bir    program yazmıştım. Tabii sonradan malum eğitim sistemimiz ayrıca benim üşengeçliğim ve vakit ayırmamam gibi yan sebepler etkisiyle bu işleri bıraktım ve kod yazmayı falan unuttum diyebilirim. Daha sonra tekrardan çok yüksek ilgimin olduğu bu alana eğilecek zaman buldum ve araştırmalarım ayrıca kendi fazlaca isteğim merakım dolayısıyla c++ öğrenmeye başladım. Çok temel düzeyde c++ öğrendi

Sıkıntı Büyük ama Umutlar Daha Büyük

  Size bugün zihnimden geçen bazı şeylerden bahsetmek istiyorum. Türkiye olarak Bizim neden içimiz dışımız hep siyaset? Biz neden gün kim kime ne demiş kim ne yapmış kim başkanımıza dünya liderimize şunu yapmış bunu yapmış o bunlara şunu demiş o da şuraya gitmiş orada cuma namazı kılmış sonra da gitmiş çıkışında buzdolabı satışlarını açıklamış falan. Bunlar neden sürekli bizim gözümüze sokuluyor? Ha? Neden biz bir şeyleri yaşayarak hissetmiyoruz da televizyondaki medyanın %99 kadarı sürekli her gün bize bunları bangır bangır bağırıyor? Neden bunu yapma gereği duyuyorlar? Neden biz sokağa çıktığımızda gördüğümüz yoldan geçen arabalar bizim kendi ürettiğimiz ve ayrıca dünyaya ihraç ettiğimiz arabalar (en azından bir kısmı) değil de hepsi yabancı arabalar? Neden dolmuşta, belediyede metroda yanımızdaki kişinin kulaklığından gelen o müziğin çalmasını sağlayan telefon ve hatta o kulaklık bize yurt dışından geliyor? Neden biz hiçbir katma değerli şey üretmiyor ve hayatımızın hemen hemen hiçb